Kutuplar İçin Yaratılmış Bir Başka Canlı: Weddell Fokları

Kutuplar İçin Yaratılmış Bir Başka Canlı: Weddell Fokları

Dünyanın en güneyinde yaşayan memelilerden Weddell fokları, Antarktika'nın soğuk sularına çok uyumludur. Derilerinin altında ısının çabuk kaybını önleyen, kalın bir yağ tabakasına sahip olan Weddell fok balıkları, hava sıcaklığının –560C, su sıcaklığınınsa –260C'ye kadar düştüğü sert kış koşullarına bile dayanabilirler. Fokun vücut şekli hem suda rahatça hareket etmesini sağlar hem de dondurucu sudan dışarı çıktığında ve soğuk suya girdiğinde vücut ısısını korumasına yardımcı olur. Ayrıca bu canlıların dolaşım sistemi, balina ve yunuslar gibi ısı kaybını engelleyecek bir düzene sahiptir. Atardamarlar vücut yüzeyindeki daha soğuk olan kanı alıp, sıcak kanı taşıyan damarlar arasından geçerek ısı transferi yaparlar.
nehir manzarası
Soğuk havalarda önce ellerimiz ve ayaklarımız üşür. Bunun nedeni, kanın hayati organları sıcak tutmak için, ayaklardan ve ellerden çekilmeye başlamasıdır. Dolaşım sistemimizin aldığı bu mucizevi tedbirin bir benzeri, penguenlerde de vardır. Kontrollü kan akışı sayesinde, penguenlerin ayakları buz üzerindeyken donmaz. Bu özellik, onlara Allah'ın bahşettiği nimetlerden biridir.

Foklar koruyucu tüylerden oluşan bir dış palto, su geçirmeyen yoğun bir alt palto ve özel yağ katmanı ihtiva eden bir yalıtım sistemine sahiptirler. Derine daldıklarında bu yağ katmanı basınç altında ezilmez; böylece ısıyı muhafaza etme özelliklerini kaybetmezler. Fok, memeli bir hayvandır, dolayısıyla hayatta kalabilmesi için soluk alması şarttır. Bu yüzden buzlarla kaplı suyun altında kendine bir çıkış deliği oluşturur. Uzun dişleriyle buzu rahatça kemirir, kırar ve kendine hava deliği hazırlar. 

Foklar buzlarla kaplı bir ortamda yaşamak üzere yaratılmışlardır. Sahip oldukları özellikler vesilesiyle besinlerine rahatlıkla ulaşır ve tehlikelerden korunurlar. Bu olağanüstü özelliklerin tamamının üstün bir yaratılışı gösterdiğini kuşkusuz Darwinistler de çok iyi bilirler. Fakat sahte Darwinizm dini uğruna, çocukların bile güleceği mantık dışı senaryoları savunmaktan çekinmezler. Örneğin Darwinistlere göre bu foklar, ayıya benzer bir canlıdan evrimleşmişlerdir. Bu öylesine mantıksız bir iddiadır ki, şu anda bile Darwinistlerin büyük bir kısmı bu iddiaya karşı çıkmaktadır. İddia edilen sahte senaryoyu destekleyen hiçbir fosil kanıtı olmadığı gibi, böyle bir geçişin imkansızlığı da, tüm bilim adamlarının –kabul etmek isteseler de istemeseler de- hemfikir olduğu bir konudur. Bilimsel gerçeklere rağmen böyle hayali bir senaryonun, yani evrimin savunulması, içinde bulunduğumuz yüzyılın en şaşılacak, en hayretle izlenecek gerçeklerinden biridir.