Dinsizliğin Şahs-ı Manevîsini Temsil Eden Deccal'i:

Dinsizliğin Şahs-ı Manevîsini Temsil Eden Deccal'i:

Bediüzzaman aynı Hz. İsa gibi Deccal'in de bir şahsı manevisi olacağını belirtmektedir. Ancak Bediüzzaman “DİNSİZLİĞİN ŞAHS-I MANEVİSİNİ TEMSİL EDEN DECCAL'İ” sözleriyle, Deccal'in de yine “BİR ŞAHIS OLARAK BU ŞAHSI MANEVİNİN BİZZAT BAŞINDA BULUNACAĞINI” ifade etmektedir.Bediüzzaman eserlerinde, Peygamberimiz (sav)'in ahir zamanda geleceğini müjdelediği tüm isimlerin birer şahıs olduklarını çeşitli delillerle açıklamıştır. Deccal de bu ahir zaman şahıslarından biridir. Bediüzzaman Deccal'in bir şahıs olacağını ne kadar detaylandırarak açıkladıysa, Hz. İsa ve Hz. Mehdi'nin birer şahıs olacakları konusunda da aynı açıklıkta deliller ortaya koymuştur. Kuşkusuz ki Bediüzzaman'ın bu anlatımlarından bir kısmını farklı yorumlayıp, Hz. İsa ve Hz. Mehdi'nin birer şahsı manevi, ancak Deccal'in bir şahıs olacağını düşünmek çok yanlış bir yaklaşım olacaktır. Zira Bediüzzaman Deccal gibi, “Hz. İsa ve Hz. Mehdi'nin de BİRER ŞAHIS OLARAK geleceklerini” ısrarla tekrarlamış ve bunları delilleriyle birlikte açıklamıştır.

... Süfyan ve Mehdi hakkındaki hadislerin ifade ettikleri mana budur ki: ahir zamanda dinsizliğin iki cereyanı (akımı) kuvvet bulacak: Birisi: Nifak perdesi altında (inkarcı olduğu halde Müslüman gibi görünerek) Risalet-i Ahmediyeyi (A.S.M.) (Peygamberimiz (sav)'in elçiliğini ve yolunu) inkar edecek SÜFYAN NAMINDA (adında) MÜDHİŞ BİR ŞAHIS ehl-i nifakın (münafık karakterli kimselerin) başına geçecek, Şeriat-ı İslamiyenin (İslam dininin) tahribine (yıkılmasına) çalışacaktır. Ona karşı AL-İ BEYT-İ NEBEVİNİN SİLSİLE-İ NURANİSİNE (Peygamberimiz (sav)'in nurani soyuna) BAĞLANAN EHL-İ VELAYET (velilerin) VE EHL-İ KEMALİN (kamil iman sahiplerinin) BAŞINA GEÇECEK AL-İ BEYT’TEN (Peygamberimiz (sav)'in soyundan) MUHAMMED MEHDİ İSMİNDE BİR ZAT-I NURANİ (nurlu bir şahıs) O SÜFYANIN ŞAHS-I MANEVİSİ OLAN CEREYAN-I MÜNAFİKANEYİ (münafıklık akımını) YOK EDİP DAĞITACAKTIR. (Mektubat, s. 53)Bediüzzaman, Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde, ahir zamanda inkarcı felsefelerin yayılması için çaba harcayacak bir şahıs olduğu bildirilen Süfyan'dan bahsetmektedir. Bediüzzaman Süfyan'ın fitnesinin, Hz. Mehdi'nin fikri mücadelesi ile ortadan kaldırılacağını haber vermektedir:

Süfyan Namında (Adında) Müdhiş Bir Şahıs:

Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde bildirdiği ahir zaman şahıslarından biri de “Süfyan”dır. Hadislerde, Süfyan'ın özellikleri ve yürüteceği olumsuz faaliyetler hakkında çeşitli bilgiler verilmiştir. Bediüzzaman da, bu sözünde Süfyan'ın yapacağı bu faaliyetlerden bahsetmekte, onun inkara dayalı mücadelesinin Hz. Mehdi vesilesiyle son bulacağını bildirmektedir. Bediüzzaman, burada kullandığı “SÜFYAN NAMINDA MÜTHİŞ BİR ŞAHIS” ifadesiyle Süfyan'ın manevi bir varlık değil, “BİR ŞAHIS” olduğunu belirtmiştir. Peygamberimiz (sav) de hadislerinde Süfyan’ın fiziksel görünümü, kusurları ve hastalıkları hakkında bilgi vererek, Süfyan’ın bir şahıs olduğunu çok açık bir şekilde anlatmıştır.Aynı durum Hz. İsa ve Hz. Mehdi için de geçerlidir. Hem Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde hem de Bediüzzaman'ın eserlerinde Hz. İsa ve Hz. Mehdi'nin fiziksel özellikleri, mücadeleleri, faaliyetleri gibi konularda çok detaylı bilgiler verilmiştir. Böyle bir durumda Süfyan'ın bir şahıs olacağını kabul edip, Hz. İsa veya Hz. Mehdi'nin birer şahıs olarak ortaya çıkacaklarını kabul etmemek akla ve mantığa uygun değildir. Peygamberimiz (sav)'in hadislerinde bildirilen tüm ahir zaman şahısları “BİRER FERT” olarak ortaya çıkacaklardır ve onların vesilesiyle ahir zamanda insanlık çok büyük olaylara tanıklık edecektir. Hz. Mehdi, Süfyan'ın İslam aleminde yaptığı manevi tahribatı bizzat ortadan kaldıracak, İslam ahlakının ve Peygamberimiz (sav)'in sünnetinin yeniden canlanmasını ve dünya çapında yayılmasını sağlayacaktır. Bediüzzaman da bu sözünde bu gerçeği dile getirmiş, “SÜFYAN NAMINDA MÜTHİŞ BİR ŞAHIS” olarak bahsettiği Süfyan’ın, yine “BİR ŞAHIS olduğunu bildirdiği Hz. Mehdi vesilesiyle fikren etkisiz hale getirileceğini” bildirmiştir.