Denizlerdeki Gözler

Denizlerdeki Gözler


Su altı dünyasının canlıları, karada yaşayan canlılardan oldukça farklıdırlar. Çünkü su altı dünyası adeta başka bir gezegen gibidir ve bu dünyanın sahipleri ait oldukları ortama göre en ideal şekilde yaratılmışlardır. Karada da, suda da hayvanlar için temel yaşam prensipleri değişmez. Hayatta kalmak için nefes almak, beslenmek (avlanmak) ve av olmamak gerekir. Bir su canlısı etrafındaki dünyayı görmeli, düşmanını ve avını birbirinden ayırt etmelidir. Bunun için de su altında net görebileceği çok özel gözlere ihtiyacı vardır.

Balıkların gözleri dünyaya şeffaf bir örtü arkasından bakar. Bu perde dalgıçların sualtı gözlüklerini andırır. Bir balina veya bir kayabalığı olsun fark etmez, suyun altında görüş alanı 30 metre derinlikten sonra kısıtlı ve gereksizdir. Çoğu zaman oldukça yakındaki objeleri görmeleri gerektiğinden, gözleri de bu ihtiyaca göre yaratılmıştır. Küresel ve sert olan mercek yapıları yakın plandaki objeleri görmeye göre ayarlıdır. Uzaktaki bir noktaya bakmak istendiğinde ise, bütün mercek sistemi gözün içindeki özel bir kas mekanizmasıyla arkaya doğru çekilir. 51Balığın gözündeki küresel mercek su altı görüşü için son derece uygundur. Su altında net görüntü oluşması için göz merceğinin insan gözündekinden daha yuvarlak olması gerekir. Bunun nedeni ışığın suda kırılma derecesinin havadakinden daha fazla olmasıdır. Balık gözündeki mercek, insan ve kara hayvanlarındaki daha düz göz merceklerine oranla ışığı daha fazla kırarak net bir görüntü oluşturur. Su canlıları her an daha büyük bir canlıya yem olma tehlikesi ile karşı karşıyadırlar. Fakat bununla birlikte, memeli hayvanlarda olmayan önemli bir avantaja sahiptirler. Balıklar aynı anda birden fazla görüntü görebilirler.

Gözler başın iki yanındadır. Balığın gördüğü her görüntü beynin aksi tarafında kayda geçer. Fakat cisim tek göz ile görüldüğü için, oluşan görüntü iki boyutludur. Bu yüzden mesafe anlaşılamaz. Başın hemen önünde iki gözün görüntüsünün kesiştiği dar bir alan vardır. Herhangi bir cisim gözün dikkatini çektiğinde hemen iki göz birden o yöne odaklanır ve hedefin konumu belirlenir.Balıklar loş ışığa karadaki hayvanlardan daha duyarlıdır. Çünkü retinalarında loş ışığa duyarlı hücreleri daha fazladır. Bu sayede suyun içindeki ışıktan en yüksek oranda faydalanmış olurlar.

Su kaplumbağaları genel olarak balıkla beslenirler ve bu sırada çok fazla tuz alırlar. Tuzun fazlası onlara zararlıdır ve bir şekilde bu fazla tuzu vücutlarından atmaları gerekir. Bunun için su kaplumbağalarının göz köşelerinde küçük özel bir torba bulunur. Tuz bezleri, istenmeyen tuzu kaplumbağanın göz köşelerine aktarır. Sonra da gözyaşı üreterek bunu atar.52

A. Deniz salyangozu /ışığa duyarlı hücre yaması
1. Işığa duyarlı hücreler
2. Sinir lifiB. Deniz kulağı /Göz çanağı
1. Işığa duyarlı hücreler
2. Göz çanağı
3. Sinir lifleri

C. Natilus/ ışığa duyarlı hücre katmanı (retina)
1. Sıvı ile dolu çukur
2. Optik sinir
3. ışığa duyarlı hücre katmanı (retina)D. Deniz minaresi/ Lens: basit lensli göz
1. Şeffaf koruyucu doku (Kornea)
2. Lens
3. Işığa duyarlı hücre katmanı (retina)
4. Optik sinir

E. Mürekkep balığı/ Kompleks kamera tipi göz
1. Kornea
2. Lens
3. Retina
4. Optik sinir

51. Frank Joseph Goes, The Eye in History, First Edition, 2013, s.66 “The Sensory World of Fishes,” http://www.csuchico.edu/~pmaslin/ichthy/Snsry.html52. “Turtles That Went To Sea,” Flotsam and Jetsam A Newsletter for Massachusetts Marine Educators, Fall and Summer 2002, Volume 31, no. 1; http://www.massmarineeducators.org/journal/f_j_summer-fall2002.pdf